ITULUMBACI !arını göreceğim, o zaman kulübenin yapımına izin veririm' demiş. Ağaçlar başka yere dikilmiş ve hepsi tutmuş. Ağaçların yerine küçük bir kulübe yapılmış . Çankaya'nın ağaçlandırılmasında da Atatürk'ün büyük emeği vardır. Atatürk; İstanbul'da iken, Çankaya Köşkü'nde yapılan genişletme çalışmaları sırasında, büyük bir ağaç kesilmek. zorunda kalınmış. Yaz bitiminde Atatürk, bu ağacın yokluğunu hemen anlamış. "Şu yanda bir ağaç vardı, ne oldu?" diye sormuş. Kimsede bu soruyu yanıtlayacak cesaret olmamış. ''Yazık, çok yazık ... Yahu bu iş ağakızım, ben hayattayken çiçeklerimle kendim meşgul oluyorum. Onlara bakıyorum, baktırıyorum. Biz bakmasak dilleri mi var bizden su isteyecek, gübre isteyecek, ışıklı bir yer ya da gölgelik isteyecek?" der. Bir keresinde de bir dal badem baharını vazo içinde gördüğünde Afet İnan'a yakınmış: "Bahar gelmiş ne güzel, fakat bu güzel çiçekler meyve vermeden solacak ve sadece bizim birkaç günlük göz zevkimizi tatmin edebilecek, ne yazık!" Değil ağaçların kesilmesi, Çankaya'daki eski köşkün önüne dikilmiş akasya ağaçlarını bahçıvanın biraz fazla budaması bile onu rimizin korunmasına, lüzumuna ayrıca işaret etmek isterim. Ancak burada mühim olan koruma esaslarını memleketin tüm ağaç ihtiyacını devamlı olarak karşılaması icap eden ormanlarımızı muvazeneli ve teknik bir suretle işleterek istifade etmek esasıyla makbul bir şekilde teyid etmek mecburiyeti vardır" demiştir. işte ağaç sevgisi budur. Nedense bunlar bize öğretilmiyor. Bir zamanlar bir dalın bile kesilmesine izin verilmezken, günümüzde talan edilen, yakılan, villalara peşkeş çekilen yeşil varlıklarımız her geçen gün azalmaktadır. ca dokunulmadan yapılamaz mıydı san- üzüntüye boğmaya yetiyormuş. ki? Bana söyleseydiniz bir çaresini bulur- Orman sevgiyle büyür ve sevgiyle kodum" demiş ve öfkelenip yeni yapıya gir- Atatürk, bir ağaç dalının kesilmesine rıza runur. Bütün ülkeler ormanın korunması meden geri dönmüş. göstermeyecek kadar yeşili ve ağacı se- için yeni teknolojik önlemler almaktadır. vermiş. Türklerin Orta Asya'dan kuraklık ve Ama her şeyden önce ağaç ve orman sevAtatürk, yalnız doğayı sevmekle kalmamış, ağaçsızlık yüzünden göç ettiklerini pek iyi gisini aşılamaktadırlar. Yeterli orman sevgisi ağaçları, yeşili, çiçekleri de koruması altına bildiği için ağaca karşı, sevgi ve saygı gös- toplumda yer bulursa, yangın çıkmaz, taalmıştır. Bir gün Sabiha Gökçen'e: "Sabiha terilmesini teşvik etmiş ve "Orman servetle- lan olmaz ve ormanlar yok olmaz. ■ IYANGIN ve GÜVENLiK SAYI 108 12
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=