I GÜNCEL Orhan Akyıldız/ İtfaiye Destek Hizmetler Mdr. olarak yayınlanmıştır ve bunlar Yangın Yönetmeliği ile de bir bağlantı içerisindedir ve yönetmelikte bu standartlara atıfta bulunulmaktadır." "Mevzuatlarda tasarım ve ürün kriterlerimiz belli. Burada sorumluluğun bir kuruma, tek bir noktaya dağıtılabilmesi mümkün değil" diyen Turanlı dizaynla ilgili sorumluluğun kesinlikle tasarım mühendislerine ait olduğunu belirterek sözlerine şöyle devam etti: "Eğer elektromekanik olarak entegrasyon sağlanamıyorsa, etik olarak tasarım mühendisi bu durumda sorumludur. Mesleki etik gereği tasarım kriterlerine göre ilişkide olunan diğer disiplinlerle bağlantı sağlanması gerekiyor. Ancak bu konuda itfaiye dairesine çok büyük mesuliyet yüklüyoruz. İtfaiye dairesinin gelen her projeyi, özellikli olanlar hariç, mühendislik anlayışı içerisinde tasarım açısından ele alması mümkün değildir. Dünyada bunun benzer bir örneği de yok. Sonuçta bizim bu tür sistemlerin uygulanmasında yaşadığımız sıkıntı, temelde var olan bilgiyi kullanamamamızdan kaynaklanmaktadır." "Çok Yol Kat Ettik" Son konuşmacı olarak söz alan İtfaiye Destek Hizmetler Müdürü Orhan Akyıldız itfaiyenin ve yangın güvenliğinin tarihini kısaca aktararak sunumuna başladı. l 992 yılına kadar zabıta talimatnamesindeki birkaç madde ile İstanbul'un ya da Türkiye'nin yangın güvenlik önlemlerinin alındığına dikkat çeken Akyıldız, 1992 yılında Türkiye'nin ilk Yangından Korunma Yönetmeliği'nin yürürlüğe girdiğini, bu yönetmeliğin çok eleştirilmesine rağmen işin temelini oluş- - 1 YANGIN ve GÜVENLiK SAYI 125 - 18 Orhan Akyıldız: "Test etmediğiniz bir sistemi lütfen devreye almayın. Bu ekonomik, mevzuat veya yönetmelikten önce etik bir konu..." turduğu belirtti ve sözlerini şöyle sürdürdü: "l 997 yılında ilk kez itfaiye kanadında yandüncü bir aşaması var. Bu aşamada da çalışan, ruhsatı olan bir işletmeyi, çeşitli gın güvenlik önlemleri ile muhatap oldum. gerekçelerle ya bir talep ya da bir şikayet O günden bugüne geldiğimiz süreçte üzerine yerinde denetliyoruz." size şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki; bırakın algılamayı ya da otomatik söndürme sistemini, 1997 yılında insanları bir merdiven yaptırtmak için ikna etmeye çalışıyorduk ve bu o kadar zor oluyordu ki! Şimdi kimse 'ben merdiven yapmayacağım' demiyor. Biz ise merdivenin yerini, şeklini, sisteminin montajını beğenmiyoruz. Yani aslında çok büyük mesafe kat ettik. Peki ama yangın güvenlik önlemlerinin neresindeyiz? Biz yangın güvenlik önlemlerini, denetim ve onay suretiyle yapıyoruz. Bu konuda 4 tane temel aşama var. İlk olarak İstanbul'da üretilecek olan bir binanın ruhsata esas projesini, özellikle yangın güvenlik önlemleri açısından yürürlükteki mevzuata göre inceleyerek onaylıyoruz. İkinci aşama olarak bina inşası tamamlandığında ise bu onaylamış olduğumuz projeyle ve yine yürürlükteki mevzuatla birlikte yerinde binayı denetliyoruz. Biz mühendislik denetimi yapmıyoruz. Mühendislik denetimi için denetim firmaları var, onlar yapıyorlar. Herkesin sorumluluğu farklı. Biz binalarda gerçekten tesisatın olup ol madığını ve çalışıyorsa doğru çalışıp çalışmadığını, bir de çok belirgin mühendislik hatası olup olmadığını kontrol ediyor ve sorun varsa o zaman itiraz ediyoruz. Yani mühendislik işinin tamamı, bu işi projelendiren ve bu işin montajını yapan kişilerin üzerinde bulunuyor. Denetimin üçüncü aşaması ise o binada bir işletme kurulduğunda gerçekleşiyor. İşletmenin yangın güvenlik önlemlerine ve binanın şartlarına uygunluğu ve yapılan işin o binada yapılmaya uygun olup olmadığını yerinde gerçekleştirdiğimiz denetimlerle yapıyoruz. Denetimin dörKonuşmasında "Tesisat yaptığınız her binada risk analizi yapın. Bu risk analizine uygun olarak ihtiyacı belirleyin" diyen Akyıldız, tasarımın bu ihtiyaçlara uygun olarak yapılması, malzemelerin belirlenerek ihtiyaçlara uygun olarak projelendirilmesi gerektiğine dikkat çekti ve sözlerini şu şekilde tamamladı: "Test etmediğiniz bir sistemi lütfen devreye almayı n. Bu ekonomik, mevzuat veya yönetmelikten önce etik bir konu..." Kilit Nokta: Mesleki Etik Tüm konuşmaların ardından tekrar söz alan Turanlı , panelin ortaya koyduğu sonuçları şu şekilde özetledi: "Her şeyimiz var: yönetmeliğimiz, standardımız var. Bu standartlarda kimin, neyi, nasıl yapacağı belirlenmiş durumda. İtfaiyemiz, belediye adına, dünyada nasılsa o şekilde denetimlerini gerçekleştiriyor. O halde mesele dönüp dolaşıp mesleki etik noktasına geliyor. Biz acaba bazı şeyleri hep bir başkasından mı bekliyoruz? Oysa herdisiplinin kendi üzerine düşeni yapması gerekir. Burada önemli olan, sektör içerisindeki tüm oyuncuların, ister tasarım, ister imalat, ister montaj, ister bakım hizmeti versin, kendi mesleki etik anlayışları çerçevesinde hareket etmeleridir. Kuşkusuz tüm bu konuştuklarımız, bu sektörde çok büyük yanlışlıklar ve eksiklikler olduğu manasına gelmez. Ancak bu sektörde yer alan insanlar olarak biz iyi yaptıklarımıza teşekkür edeceğiz, yüzde 99 iyi yapsak bile yüzde l hatalı olduğumuz veya daha iyi yapılabileceğini düşündüğümüz konuyu tartışmaya devam edeceğiz." ■
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=