Yangın ve Güvenlik Dergisi 137. Sayı (Eylül 2010)

KAPAK KONUSU - MAKALE mamıştı. Bu farklılık şirketler plenumlarda daha ucuz, çok bileşenli PVC ve poliolefin (polietilen ve polipropilen] kabloları kullanmak için bastırdıklarında 1997 yılındaki standartlar arenasında ortaya çıktı. Çok bileşenli PVCler ve poliolefinler (POler] floropolimerlere göre daha sınırda alev yayılımı ve duman üretimi sonucu verdiklerinden, kanun grupları üzerinde plenum standartlarının gevşetilmesi için büyük bir baskı vardı. Neyse ki akılcı görüş ağır bastı ve 1998 yılında NFPA 262 ve UL 91 O standartları yeniden yazılarak aynı hale getirildi. Şimdilerde 1979/1980 yıllarında plenum kablolarının belirlenmesi için ilk hazırlanan protokole uymaktadırlar. UL 910/NFPA 262 protokollerinin uyumlu hale getirilmesi sırasında ve sanayide yaşanan diğer bazı olaylar esas olarak aldığında, cihazların uygun bir biçimde kurulmasının, bakımlarının yapılmasının ve çalıştırılmasının güvenilir UL 910/NFPA 262 testi yapmalarında çok önemli olduğu ortaya çıktı. Düzgün sonuçlar alınmasını sağlamak için Yangından Korunma Araştırma Vakfı (FPRF] UL 910/NFPA 262 deneyleri yapan laboratuvarlar arasında uyum sağlanması amacı ile l 998 yılında bir araştırma programı kurdu. "Uluslararası UL 910/ NFPA 262 Yangın Testi Uyumluluk Projesi" adı altındaki proje global olarak beş laboratuvar arasında uyumluluk sağlamaktadır: • British Research Engineering, Birleşik Krallık • Loss Prevention Council, Birleşik Krallık • Underwriters Laboratuvarları, Birleşik Devletler • lntertek Testing Services, Birleşik Devletler • Japon Electric Cable Technology Center, ine., Japonya Bunlara ilaveten FPRF tünel operatörleri için düzenli olarak toplantılar yaparak ve bakım, kalibrasyon ve işletme hususlarını tartışmak için forumlar düzenleyerek laboratuvarlar arasında sürdürülebilir uyumluluğu sağlamak üzere bir Teknik Danışma Konseyi kurdu. ■ 38 1 YANGIN ve GÜVENLiK SAYI 137 l 990'Iarın ortası gibi çok yakın bir geçmişte UL 910/ NFPA 262 protokolünün geçerliliği kendisini bir daha gösterdi. Plastik Sanayisi Derneğinin (SPI) Floropolimerler Bölümü Birleşik Krallıkta British Research Engineering (BRE]'de bir araştırma programının sponsorluğunu aldı. Projenin amacı değişik kablo üreticilerinin ürünlerinin alev ve duman performanslarını karşılaştırmaktı. Testler hem UL 910/ NFPA 262 testlerinde, hem de BRE'de kurulan bütün oda yangın testi ortamında gerçekleştirildi. Program tamamlandığında, DuPont aynı ekipmanlarla ek işler yaptı ve sonunda Britanya hükümeti hala devam etmekte olan bir araştırma programını desteklemeye başladı. 1999 yılının sonuna doğru SPl'nın bir makale yayınlaması beklenmekteydi. Bu çalışmadan elde edilen sonuçları DuPont yayınladı, elde edilen sonuçlar açıkça şunları göstermekteydi: • "Tüm sonuçlar [UL 910/NFPA 262] tam boyutlu [tam oda] test sonuçları ile uyum içinde bulunmaktadır." • "Açıkta bulunan CMP [plernum onaylı] kablonun yangın performansı sonuçları ile metal kanalın içinde bulunan CMX [plenum onaysız] kablonun BRE tam boyutlu [tam oda] ve Steiner tüneli test sonuçları [UL 910/NFPA 262] birbirine benzerdir." Bu da göstermektedir ki, yalıtım için yeni bileşikler kullanılarak yapılan yeni kablo tasarımları için dahi UL 91 0/NFPA 262 testi hala tam oda yangın senaryosu ile tam uyum içinde bulunmaktadır. Plenum Onaylı Tüm Kablolar Aynı Değildir Floropolimer yalıtımlı kabloların mükemmel yangın geçmişi ve maliyet etkinliği (metaı kanallarla karşılaştırıldığında) olmasına rağmen, maalesef plenum kablolarında daha düşük kaliteli PVC (polivinil klorür) ve PO (poliolefin) primer ve kılıf yalıtımlarına doğru bir evrim görülmektedir. PVC ve PO bileşiklerinin kullanılmasındaki tek amaç kablo maliyetlerini düşürmektir. Aslında, düşük fiziksel özellikler, daha çok duman üretimi, daha yüksek yakıt yükü katkısı, daha fazla nem geçirgenliği ve yıllar içinde eskime gibi sanayide pek çok soruna yol açan ödünler verilmektedir. Daha önce bahsettiğimiz 5 sayılı New York Şehri Yerel Kanunu, NYC'de çok katlı ticari binalarda yangın güvenliği uygulamalarını sağlamak üzere çıkarılmıştı. Bu kanunun bir bölümünde yangın gözetimi ve yangın alarm sistemleri de zorunlu kılınmıştır. Her ne kadar başlarda plenum onaylı (UL 910/NFPA 262 tarafından belirlendiği şekilde] kabloların kullanılması zorunlu tutulmuşsa da, ciddi bir sorunla karşı karşıya kalınmıştır. Yüksek bileşikli PVC kablolar yangın ve duman testlerini geçseler de, çok miktardaki katkı maddesinden dolayı PVC'nin fiziksel özellikleri azaldığından, döşeme esnasında kılıf ve yalıtım yırtılmakta, kablonun performansını ciddi ölçüde sakatlamaktadır. PVC kablolarda oluşan bu sorunu aşmak için l 990'Iarın ortasında 5 sayıl ı NYC yerel Kanunu yeniden yazılmış ve kabloların UL 910/NFPA 262 testlerini geçmelerinin yanı sıra l 50 °C sıcaklığa dayanıklı olmaları zorunluluğu getirilmiştir. Floropolimerler çok dolu olmadıklarından, mekanik özellikleri çok daha yüksektir ve kurulum sorunlarını ortadan kaldırmaktadırlar. Bu strateji sorunu başarılı olarak ortadan kaldırmış olup halen yürürlükte bulunmaktadır. PVC bileşiklerin ana lizleri yapıldığında, sorunun nereden kaynaklandığını görmek çok da zor değildir. Malzeme olarak PVC, çıkardığı yoğun siyah duman nedeni ile UL 910/NFPA 262 testini geçebilecek durumda değildir. PVC'ye büyük oranlarda katkı maddesi eklenmesi gerekmektedir. 1996 yılında Ausimont'ta üç ticari PVC kablo bileşiğinin analizi yapılmıştır. Sonuçlar Tablo l 'de gösterilmektedir. Her bir numunede de bileşiğin ağırlık olarak %50'den azı plastiktir. Geri kalanı inorganik dolgu maddeleri, yangına dirençli maddeler, yumuşatıcılar ve stabilize edicilerdir. Bu oluşum, zayıf mekanik özellikleri açıklamaktadır. PVC'nin zayıf özelliklerinin sayısal ispatı Underwriters laboratuvarları UL 44 standardında ("İletişim Kabloları Standardı"]

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=