Yangın ve Güvenlik Dergisi 145. Sayı (Eylül 2011)

edildiğini ve yevmiye 60 akçe ile kethüda, 20 akçe ile katip, 26 akçe ile bir çavuş yamağı, 30 akçe ile bir odabaşı ve l 5'er akçe yevmiye ile 50 nefer tulumbacı tayin edildiğini, yangın nöbetçilerinin ve tulumba sakalarının hususi elbiseleri, bahşişleri ve tulumbacı neferlerinin başlarına geçirdikleri bakırdan külah/arın (tasların) tamiri için de 90 akçe tayin edildiğini belirtmektedir. Eski askeri teşkilatta Yeniçeri, Topçu, Cebeci, Bostancı gibi asker ocaklarının en küçük birliklerine orta (tabur) denirdi. Ortalara; birinci, ikinci, üçüncü gibi numaralar verilirdi. İstanbul'daki yeniçeri ortalarının her biri şehrin bir semtinin korunması, asayiş ve emniyeti ile görevlendirilmişti. Bostancıların vazifesi de başta Topkapı ve Üsküdar sarayları olmak üzere İstanbul ve civarındaki köşk, yalı ve sahil saraylarını; Marmara'da Küçükçekmece'ye ve Anadolu yakasında Bostancı'ya ve Adalara; Boğaziçi'nde de Anadolu ve Rumeli Kavağı'na kadar şehrin sahillerinin güvenliğini sağlamaktı. Şehrin kara taraflarında yeniçerilerin, iskelelerde de bostancıların "Kolluk" denilen karakolları vardı. Tulumbacı Ocağı kurulurken bu kolluklardan yararlanılması düşünülmüş, bütün yeniçeri ve bostancı kolluklarına birer yangın tulumbası konulmuş ve bir tulumbacı takımı oluşturulmuştur [4-6]. Her tulumbacı takımının başına da "Odabaşı" unvanı ile bir subay atanmıştır. Ayrıca Cebeci, Topçu, Tersane ocaklarının kışlalarına ihtiyaçlarına göre, bir veya birkaç yangın tulumbası konulmuş ve ocakların uşaklarından bir kısmı tulumbacı olarak ayrılmıştır. Bütün tulumbacılar da "Tulumbacıbaşı Ağa"nın emrine verilmiştir. Ağa'nın dilekçesini İsmail Hakkı Uzunçarşılı [l] aşağıdaki şekilde vermektedir. "Dev/et!ô saadetıu sultônım hazretleri sağ olsun. Arz-ı bende-i hôkisar kulları budur ki, dergôh-ı ôll tulumbacıyan neferotından yevml on beş akçe ulufeye mutasarrıf olan MehmedAhmed Girit, diyar-, ahara gitmeğin yeri hôli' ve hizmet-i lôzimesi muattal ve esomesi mahlul olmağla yerine mülôzimi'nden Hasan Mustafa Kandiye emektar ve mahal ve müstahik kulları oımağın esame-i mezbur yevmiye-i merkumesiyle mezkur kullarına sadaka ve ihsan buyrulmak recasma paye-i serir-i ôlôya arz olundu baki ferman devletlu sultanım hazretlerinindir. Bende Davud Gerçek Ser Tulumbacıyôn-ı Dergôh-ı Ati"' Tulumbacı Ocağının yangınlardaki yararları görülünce tulumbacı sayısı artırılmış ve l 804 senesinde 531 kişiyi bulmuştur. Ayrıca bunlara ilave olarak tulumbacı adayı TULUMBACI 1 -=- rında "kartal kanat" denilen kırmızı renkte kaputlar giyerlerdi. Tulumbacı uşaklarının, üzerlerinde numaraları bulunan miğfer veya "yangın tası" denilen kalaylı bakır başlıkları bulunurdu. Tulumbacıbaşının miğferi ise gümüştendi. Sultan 1. Mahmut döneminde (l 7301 754) Acemioğlanı Tulumbacıların saraya girmeleri uygun görülmemiş, Topkapı Sarayı'nda çıkabilecek bir yangın için bostancı uşaklarından seçilmiş Bostancı Tulumbacılar Ocağı kurulmuştur. Bu ocağın tulumbacıları, saray dışında Boğaziçi'ndeki sahil saraylarında çıkan yangınları söndürmekle de görevliydiler. Yeniçeri Ocağına bağlı ve Acemioğlanlar ı içinden bir Tulumbacı Ocağının kuruluşu, Devşirme Kanununun kaldırılmasından çok sonradır. Yangın tulumbacılığının çıktığı tarihte Yeniçeriler ve Acemioğlanları, artık eskisi gibi Hıristiyan çocuklarından devşirilmediğinden İstanbul'un ayağına çabuk, kuwetli gençleri Acemioğlanlarına ve Tulumbacı Ocağına alınırdı. Acemiolarak hizmet yapan Acemioğlanları da oğlanı olarak gereken eğitimi gördükten Tulumbacı Ocağı, Acemioğlanlar Oca- yangınlarda yardım ederdi. ğının Rumeli denilen kısmında bulunmaktaydı ve Acemioğlanları Ocağı gibi Yeniçeri Ağası'na bağlıydı. Ocaktaki atamalar ve terfiler, Tulumbacıbaşının dilekçesi ve yeniçeri ağasının onayıyla yapılırdı. Tulumbacı ocağındaki bir açık kadroya tulumbacı adaylarından birinin atanması hakkında Tulumbacıbaşı Gerçek Davut Devlet dairelerinde, Tulumbacıbaşının gözetiminde, tulumbalar ve tulumbacılar bulunurdu. Her kısım tulumbacılarının başlarında dairelerine mahsus olmak üzere sembolleri veya nişanları vardı. Ayaklarında kırmızı yemeni başlarında geniş bir sarık baldırları çıplak ve omuzlave stajını tamamladıktan sonra Yeniçeri olurlardı. Acemioğlanı olabilmek için boylu boslu, sağlam bir vücut yapısına sahip olmak, pençeli ve ayağına da koşarlı, uçarlı olmak şarttı. Acemioğlanları; Vezneciler'den Şehzade Camii önüne giden yol üzerinde, caminin karşısında bulunan ve "Eski Odalar" YANGIN ve GÜVENLiK SAYI 1451 9

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=