Yangın ve Güvenlik Dergisi 182. Sayı (Nisan 2016)

KAPAK KONUSU - MAKALE YANGIN ve GÜVENL ø K SAYI 182 58 rizm konusunda, bu ciddi bir operasyo- nel problemdir. Yani, bu sayede pek çok büyük ve küçük terörist olaydan sonra örgütlerin elemanlar × n × n ve destekçileri- nin yakalanmas × sa ù lanm × ü t × r ve bu da gelecekte sald × r × yapma anlam × nda ka- pasitelerini ciddi oranda azaltm × ü t × r. Geçmi ü teki Terörizm Sonras × ú ncele- melerde Kullan × lan CCTV Kan × tlar × El-Kaide ile ilgili yap × lan bir ara ü t × rmaya göre: ‘ ú nternet kafelerde bir dizi El-Kaide eleman × görü ü meler yaparken CCTV kameralar × na yakalanm × ü ve sonra tu- tuklanm × ü t × r.’ Geçmi ü teki terörizm sonras × incelemelerde CCTV kan × tlar × n × n kulla- n × lmas × en iyi olarak 2005 y × l × nda Londra metrosuna yap × lan sald × r × ile ortaya ko- nulmaktad × r. Bu olayda CCTV kameralar × bombac × lar × metroya girerken göster- mektedir ve bu olaya kar × ü an ki ü iler tespit edildikten sonra, bunlar × n daha önceki hareketleri izlenmi ü ve polis sadece Lut- ton’da park edilmi ü araçlar × n × de ù il ayn × zamanda Leeds’de bulunan ve bomba- lar × yapt × klar × evi de bulmu ü tur. ú ki hafta sonra, ayn × ko ü ullar yeniden ortaya ç × km × ü ve polis Yassin Omar × (Londra metrosuna yönelik ba ü ar × s × z olan ikinci sald × r × giri ü imi ile ili ü kili olarak) yakalamak için yine CCTV kay × tlar × ndan faydalanm × ü t × r. Operasyonel bir perspektiften, buradaki temel kavramlardan birtanesi ‘operas- yonel güvenliktir’ ve amaç kar ü × taraf × n planlanan bir sald × r × y × görme ya da bil- me kapasitesini ortadan kald × rmakt × r. Bu genel sava ü söyleminin çöktü ù ü durum- lar, sald × rgan × n kar ü × taraf × n kendisinin ne yapmas × n × bilmesini istedi ù i durumlard × r. 2005 y × l × nda Londra metrosunda meyda- na gelen sald × r × larda bariz ü ekilde terörist- ler herkesin kendi aksiyonlar × n × görmesini istemi ü lerdir – bu olayda bilerek CCTV kamera görüntülerinin olmas × n × istemi ü ler- dir. Asl × nda, özellikle Mohammad Sidique Khan’ × n görüntülerinde oldu ù u gibi baz × olaylarda kameraya oyunlar bile yapm × ü - lard × r. Sald × r × ya haz × rlan × rken aksiyonlar × n × n kameralarca görüntülenmesini takm × yor gibi davranm × ü lard × r. Buradaki mant × k ü u- dur, sald × rganlar kendi cihatlar × n × kan × tla- mak için aksiyonlar × n × n görüntülerinin kay × t alt × na al × nmas × n × istemi ü lerdir. Burada yap × labilecek bir argüman ü udur: ‘filme al × nma arzusu’ tamamen ‘sald × r × y × yapan cihatç × olarak’ kan × tlanma anla- m × ndaki operasyonel konseptin ispat × . Bunun sald × r × metodolojisinin tamam × n × n bir parças × oldu ù u iddia edilebilir: cihat- ç × hareketi kan × tlamak. Ancak operas- yonel paradigmada temel bir de ù i ü iklik yani özel bir strateji varsa – örne ù in suç- lular × n kendi terörist yap × lar × n × gizlemek için bilerek kendilerini saklad × klar × 1970 ve 1980’lerdeki PIRA (Provisional Irish Re- publican Army) kampanyalar × gibi. 1977 y × l × nda PIRA’n × n ‘yeniden yap × land × rma strateji’ bildirimi ortaya ç × kart × ld × ù × nda da verilen talimat × n aynen bu yönde oldu ù u görülmü ü tür. ‘ ú ngilizlerin ve Özel Birimin yak × ndan tan × - d × ù × eski sistemin de ù i ü tirilmesi gereklidir. Yeniden yap × lanma ve yeniden motiv- lenme öneriyoruz. Gizlilik ve kat × disipline geri dönü ü vurguluyoruz. Ordu askerleri- nin hareketin bütün bölümlerini komuta etmesi gereklidir. Telkin konu ü malar × ile birlikte soru ü turma kar ü × t × konu ü malar × n yap × lmas × gerekir... Dört gönüllünün hüc- releri askeri olarak komutan taraf × ndan kontrol edilecektir. Hücrelerin mümkün oldu ù unca kendi alanlar × d × ü × nda faali- yet göstermesi gereklidir: hem ú ngiliz is- tihbarat × n × n kafas × n × kar × ü t × rmak hem de operasyonel alanlar × geni ü letmek için’. PIRA taktikleri aras × nda CCTV ile oyun oynama takti ù i çok daha sonralar × , 1990’larda Londra Belediyesi taraf × ndan çelik halka uygulamas × ndan sonra ortaya ç × km × ü t × r. Bu örnekte, sürücü, araç ve pla- kalar × n daha kolay ü ekilde kaydedilmesini sa ù lamak amac × yla trafi ù i yava ü latacak ü ekilde ü eritlerin daralt × ld × ù × caddelere CCTV kameralar × yerle ü tirilmi ü tir. Bu siste- min, örne ù in 1996 Docklands sald × r × s × n- da oldu ù u gibi, cumhuriyetçilerin ilgisini Londra d × ü × na çekti ù i iddia edilmektedir. 1996 Docklands sald × r × s × CCTVnin bilinçli olarak terörist operasyonel kavramlar × - na dahil edildi ù ini göstermektedir. Bu- rada kameralar × n varl × ù × sebebiyle PIRA Londra ü ehir merkezinden uzak durmu ü ve güvenlik birimlerinin daha az dikka- tini çekecek bir bölgede sald × r × düzen- lenmi ü tir. Bu durum El-Kaide gibi terörist gruplar × n yapt × ù × Londra sald × r × lar × nda da görülmü ü tür. Sald × r × mitolojisi araç temelli sald × r × lardan çok daha az say × da insan × n yapt × ù × sald × r × lara do ù ru geçi ü göstermi ü - tir. 2005 y × l × nda metro sald × r × lar × nda olan da budur ve kendi cihatlar × n × kan × tlamak için CCTV’den faydalanm × ü lard × r. Bu, CCTV’nin potansiyel kullan × m × anlam × nda iki farkl × terörist TTP’si ortaya koymaktad × r: • Tarihsel bir kay × t olarak CCTV’nin var- l × ù × ndan yararlanmak. Bu durumda CCTV sistemi sald × r × sonras × nda terö- ristlerin aksiyonlar × n × tan × tmak için kul- land × klar × bir araç haline gelmi ü tir. • Operasyonel güvenlik metodolojileri- nin bir parças × olarak CCTV’yi engel- lemek. CCTV ile ilgili olarak bir engelleme strate- jisinin benimsenmesi, geçmi ü tekinin aksi- ne teröristler taraf × ndan, mülklerin korun- mas × na do ù ru operasyonel bir de ù i ü ikli ù i i ü aret etmektedir. Bu eski yakla ü × mda, ayn × grubun sald × r × lar × na devam etmesini önlemek amac × yla ve gizlili ù i korumak amac × yla, temel olarak bir sald × r × sonra- s × nda, buna kar × ü anlar arka arkaya tutuk- lanmaktayd × . Gelecekte sald × r × lar × n olmas × n × sa ù lamak amac × yla tamamen yeni bir stratejinin kullan × lmas × gereklidir. O da sald × r × ya giri ü olarak yerel CCTV’lerin tahrip edilmesidir. Bu operasyonel kavrama bir sonraki bö-

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=