Yangın ve Güvenlik Dergisi 210. Sayı (Ekim 2019)

18 Yangın ve Güvenlik / Ekim 2019 yanginguvenlik.com.tr beklenmektedir. Ancak şu an itibarı ile bu depremin, onun öncüsü olduğunu söylenmesi mümkün değil. Tabii ki herkes teyakkuzda olmalı, vatandaşlarımız tedbirli olmalı” denil- mektedir (Kandilli Rasathanesi'nden kritik İstanbul depremi açıklaması). Yaşadığımız bu olaylar hepimizin ve yöneticilerimizin daha da dikkatli olması evimizde, iş yerlerimizde vakit geçirmeden gerekli önlemleri almamız gerekliliğini göstermektedir. Dep- rem sonrası yakınlarından haber almak için birbirini arayan vatandaşlar, iletişim problemleri yaşadı. Telefon hatları dep- remden etkilenirken, GSM operatörleri kitlendi hatlar çekme- meye başladı. NE YAPILMALI Türkiye’nin bir deprem ülkesi olduğu ve yaşanan can ve mal kayıplarının asla unutulmaması gerekir. Uzmanların tavsi- yelerine göre, İstanbul’da sahilde yaşayanlar Marmara kıyıların- dan uzaklaşmalı. Özellikle Pendik, Maltepe, Kartal kıyılarında oturanlarla Zeytinburnu, Bakırköy ve Avcılar kıyılarında oturan- lar, illa ki İstanbul'da yaşayacaklarsa, daha kuzeye göç etmeli. 17 Ağustos depreminde Avcılar, depremin odak noktasına, Zeytinburnu, Kadıköy ve Bakırköy’den daha uzak olmasına rağmen, daha çok zarar gördü. Sebebi, bazı raporlarda iddia edildiği gibi Avcılar’ın zemininin sağlam olmaması değil, yan- sıyan ve kırılan deprem dalgalarının tamamen tesadüfi olarak Avcılar’da çarpışmasıydı. Yani dalgalarının ne zaman nerede çarpışacağı bilinemez ve öngörülemez. Ancak istatistiki olarak bu buluşmanın kıyılarda olması daha muhtemel. Bu sebeple kıyılardan uzakta durmakta fayda var. İstanbul'da yaşanan depremin ardından Türk Kızılay Genel Başkanı Dr. Kerem Kınık, on beş maddelik depreme hazırlık listesini paylaştı; 1- Afet bilinci eğitimi aldık mı? 2- İlkyardım eğitimi aldık mı? 3- Yaşadığımız ve çalıştığımız bina sağlam mı? 4- Eşyalar sabitlenmiş mi? 5- Aile afet planınız var mı? 6- Yangın tüpünüz var mı? 7- Depremde "çök-kapan-tutun" durumunu biliyor musunuz? 8- Tüm bu hazırlıklar için ailecek tatbikat yaptık mı? 9- Deprem Dask sigortanız var mı? 10- Size en yakın acil toplanma yerini biliyor musunuz? 11- İlkyardım çantanız var mı? 12- Deprem çantanız var mı? 13- GSM şebekesi gidince dünya ile iletişiminiz nasıl olacak, biliyor musunuz? 14. Elektrik ve doğalgaz vanamızın nerede ve nasıl kapatılır biliyor musunuz? 15- Olağanüstü durumlar için maddi anlamda evde yedek paranız var mı? Konunun özüne gelirsek, depremin ne zaman olacağını kimse bilemez. Bizler her an deprem olacakmış gibi hazırlık- larımızı yapmalıyız. Depremlerde insanlar sevdiklerini, arka- daşlarını, ailesini kaybetmekte koca bir boşluğa düşmekte ve yine birçok insanın içi büyük bir korkuyla dolmaktadır. Her gece deprem olur korkusuyla uykuları kaçmış, kaçmaya devam etmektedir. Peki çözüm korkmak mı? Elbette değil. Önlem alıyor muyuz? İşte en acı cevap bu soruda. Yıllardır beklenen deprem için ödenekler toplanıyor, toplanma alanları belirleniyor ve daha bir sürü şey. Peki neden hala korkuyoruz? Güvende olmadığımızı biliyoruz ve hissediyoruz. Afet sonrası acil toplanma alanları olası bir deprem için kullanılması gerekirken, buralara plazalar ve AVM’ler yapıldı. Birçok toplanma alanının yerine çeşitli yapılar inşa edildiği bili- niyor. Toplanma yeri duruyor olsa bile birçok kişi yerini bilmiyor. Deprem ve doğal afetlerde kullanılması için muhtelif pilot bölgelere yerleştirilen Acil Durum Konteynerları belirlenen yerlerde duruyor mu? İçinde acil durumlarda kullanılabilecek ekipmanların yer aldığı bu konteynerlar bir dönem her yerde görülse de bazılarının yerlerinden kaldırıldığı biliniyor. GÖRÜŞ

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=