Yangın ve Güvenlik Dergisi 230. Sayı (Nisan 2022)

62 YANGIN ve GÜVENLİK • Nisan / 2022 yönetimlerin, bakanlıkların, başta Kimya Mühendis- leri Odası olmak üzere ilgili örgütlerin ve bu risklere yakın yerlerde yaşayan halkın etkin katılımıyla gerçek- leştirilmelidir. Bu çalışma kamuoyu ile paylaşılmalıdır. 9. Tehlikeli kimyasal kullanan iş yerlerinin ruhsatlan- dırma sürecine yerel yönetimler, itfaiye ve devlet kurumlarıyla beraber Kimya Mühendisleri Odası da dahil edilmeli, kullanılacak kimyasalların envanterinin tutulması, güvenli kullanım koşullarının sorgulanması gibi konulara denetimlerde daha fazla önem verilme- lidir. 10. ABD’de faaliyette olan “Chemical Safety and Hazard Investigation Board (CSB)” ve bazı ülkelerde de ben- zeri örnekleri bulunan özerk bir “Kimyasal Kaza- ları Araştırma Kurumu” ülkemizde de kurulmalıdır. Bu kurum, ülkemizde gerçekleşen kimyasallardan kaynaklı büyük kazaları araştırarak kazaların kök nedenlerini ve alınmış olması gereken önlemleri tespit etmelidir. Kurum, yaptığı tüm araştırma ve tespitleri kamuyla paylaşmalı, böylece kimya endüstrisinin daha güvenli olmasına katkı sağlamalıdır. 11. Kimyasal madde kazalarında müdahale yöntemini belirleyen karar üretme süreçlerinin bilgi temelli hale dönüştürülmesi ve coğrafi bilgi sistemlerinin bu açı- dan geliştirilmesi gerekmektedir. 12. Tehlikeli bir kimyasalın üretiminden son ürününe kadar oluşum aşamalarında meydana gelecek her türlü emisyon, imisyon ve ortaya çıkacak atık miktar- larının tespitinin yanı sıra olası kazalarda can ve mal güvenliğini önlemeye önemli katkı sağlayacak olması nedeniyle il ve bölge bazında “Tehlikeli Kimyasal Maddeler Envanteri” çıkarılması gerekmektedir. Kent içindeki kimyasalların envanteri tek bir elde toplan- malı ve kamuoyu ile paylaşılmalıdır. 13. Kamu denetiminden sorumlu birimler ve yerel yöne- timlerin ilgili müdürlükleri kimya mühendisi istihdam etmeli ve mevcut kimya mühendisi sayısını arttırma- lılardır. 14. Kimyasalların yönetimine dair gerekli önlemlerin alınması ve gerekli denetimlerin yapılması, ertelene- meyecek bir duruma gelmiştir. Önemli bir bölümü deprem bölgesinde bulunan ülkemizde, yaşanacak büyük bir depremde tehlikeli kimyasallar, doğalgaz ve LPG tesislerinde yaşanabilecek bir kaza, depremin zararını arttıracak hatta çok daha büyük zarar vere- bilme potansiyeli taşıyacaktır. Bu sebeple depreme hazırlık master planlarının sürekli güncel tutulması ve bölgesel bir eylem planı hazırlanması önem taşımak- tadır. Şimdiye dek yapılan çalışmaların derlenmesi, kamuoyuyla paylaşılması ve eksiklerinin tamamlan- ması için vakit kaybına tahammül kalmamıştır. Bu konuda gerek Kimya Mühendisleri Odası’nın gerekse de yurt içi-yurt dışı pek çok kurumun yeterli birikimi ve çalışması vardır. Kimya Mühendisleri Odası bu konuda görev almaya taliptir ve bu rapor aracılığıyla bir kez daha vurgulamaktadır. 15. Sigorta sektörünün bu rapordaki veriler ışığında projeksiyon yapması pek çok riski azaltıcı bir etki oluşturacaktır. Kimya Mühendisleri Odası olarak sigorta sektörü ile ortak çalışmalar geliştirilmesinin önem taşıdığını düşünmekteyiz. Dolayısıyla önümüz- deki yıllarda bu rapor serimize sigorta firmalarının ve sektörel kurumların daha fazla veri sağlamalarını umuyoruz. 16. Büyük Endüstriyel Kazaların Önlenmesi ve Etkileri- nin Azaltılması Hakkında Yönetmelik gereği büyük endüstriyel kazaların Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na bildirilmesi gerekmektedir. Bakanlığın bu yönetmeli- ğin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren kaç kaza bildi- rimi yapıldığını ve bu kazaların içeriklerini kamuoyu ile paylaşmasının endüstriyel yangın ve patlamaların önlenmesi konusunda faydalı olacağını belirtiriz. RAPOR

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=