Yangın ve Güvenlik Dergisi 252. Sayı (Ocak-Şubat 2025)

16 YANGIN VE GÜVENLİK • OCAK - ŞUBAT / 2025 DEĞERLENDİRME “baca etkisi” yaratarak sıcak dumanın hızla yükselmesine yol açıyor, 450 dereceye kadar ısınan duman içindeki yanıcı partiküllerle birlikte başka bölgelerde de ikincil yangınlar başlatabiliyor. Üstelik duman yukarıya çıktığında kendine çıkış noktası bulamazsa, etrafındaki yanıcı malzemeye ısı transferiyle kolayca tutuşma etkisi yapabiliyor. Başka bir ihtimal olduğunu pek zannetmiyorum. Yani yangın, büyük ihtimalle bu iki faktörden en az birinin etkisiyle üst katlara kadar ilerledi. Öncelikle, kanun bu konuda çok nettir ve hiçbir şekilde farklı yorumlanmaya açık değildir. Yangının meydana geldiği bölge bir turizm bölgesi olduğundan, burada yetkili kurum Kültür ve Turizm Bakanlığı’dır. Ayrıca, itfaiyenin olay yerine zamanında ulaşıp ulaşmadığı da sıkça tartışıldı. Ben geçmişte bu bölgede konakladım; kış koşullarında Bolu merkezden 4x4 bir araçla bile 50 dakikada çıkmak oldukça zordur. İddia edildiği gibi ihbarın ardından 48 dakika içinde Bolu İtfaiyesi bölgeye ulaşmışsa, bu gerçekten takdir edilmesi gereken bir başarıdır. İtfaiye araçları yüksek tonajlıdır, çoğunlukla 30 tona kadar su taşıyabilir. Bu şartlar altında 48 dakikada bölgeye varabilmek ciddi bir çabadır. Kamuoyunda tartışılan bir diğer konu itfaiye merdivenlerinin uzunluğu oldu. Yüksek binalarda itfaiyenin olay yerine geldiğinde etkili müdahale edebilmesi için binada yangına dayanıklı bir tesisat bulunması gerekir. Fakat bunun için de korunumlu yangın merdivenleri zorunludur. Söz konusu merdivenler, 120 dakika yangına dayanacak nitelikte inşa edilir ve içinde itfaiyenin su alabileceği bağlantı (itfaiye su alma ağzı) bulunur. Bu tür yüksek binalarda, itfaiyeciler hortumlarını sırtlarına takıp korunumlu merdivenler vasıtasıyla güvenli bir şekilde yangın katına ulaşabilmelidir. Ne yazık ki Grand Kartal Otel’de korunumlu merdiven olmadığı için bu tür bir müdahale yapılamadı. Tüm bu koşullara rağmen itfaiye ekiplerinin elinden geleni yaptığını söylemek mümkün. Ön cepheden müdahale edilebildiğini gördük; fakat yapının arka cephesine rahatça ulaşılması veya itfaiye araçlarının yanaşması oldukça zordu. Tahmini olarak, itfaiye aracının binanın en uzak köşesine 45 metre mesafeden daha fazla yaklaşmaması gerekir ki müdahalede başarılı olsun. Ancak mevcut görüntüler, Grand Kartal Otel’de böyle bir imkânın bulunmadığını gösteriyor. Bir meslektaşımın sözleriyle ifade edecek olursam: “Acil ulaşıma dirençli coğrafi bölgelerde, herhangi bir acil durumda hızlı ve etkili müdahale yapabilmek için gerekli ekipman ve araçların önceden konumlandırılması çok önemlidir.” Bu sadece Grand Kartal Otel için değil, benzer koşullardaki diğer tatil bölgeleri için de geçerlidir. Örneğin Uludağ’da benzer bir uygulama görülür. Peki, neden o bölgede sürekli hazır bekleyen bir itfaiye aracı yok? Bölgedeki otel yöneticileri, en yakın belediye itfaiye merkezinin 40-50 kilometre uzakta olduğunu ve buraya ulaşmanın en iyi ihtimalle 50 dakika ila bir saat alacağını bilmiyor mu? Bu durumda, ortak bir itfaiye birimi veya acil müdahale ekibi oluşturmayı düşünmeleri gerekirdi. Bu anlayışa ulaşmak ve gerekli tedbirleri almak, yaşanan acı tecrübelerin tekrar etmemesi için hayati önem taşıyor. Daha önce de belirttiğimiz gibi, yönetmelik yüksek binalarda en az iki adet yangın merdiveni olmasını ve bunlardan birinin mutlaka dışarıya doğrudan açılmasını zorunlu kılar. Peki, ikinci merdivenin tahliye konumu nasıl olmalıdır? Bu merdivenin de “korunumlu” olup, içeriye duman girmeyecek şekilde tasarlanması gerekir. Ayrıca tahliye katında, yangın merdiveni kovası kapısı ile sokağa çıkış kapısı arasındaki mesafenin 10 metreyi aşmaması zorunludur. Bu tür otellerde yangın kompartımanı bulunmalıdır. Kompartıman, basitçe “bölümlendirme” anlamına gelir. Bir bina içinde, tavan ve taban döşemesi dahil her tarafı en az 120 dakika yangına dayanıklı yapı elemanlarıyla duman ve ısı geçirmez alanlara ayrılmış bölgelere yangın kompartımanı denir. Yüksek binalarda bu kompartımanlar en fazla 3 katta bir oluşturulmalıdır. Amaç, yangın çıkan kat ile diğer bölümler arasında yatay ve düşey yapı elemanları veya elektrik- mekanik tesisatlarda kullanılan uygun malzemelerle yangının 120 dakika boyunca yayılmasını engellemektir. Yalnızca görseller üzerinden analiz yapmak her zaman mümkün değil; bu nedenle bazı bilgileri genel ilke olarak paylaşmak istiyorum. Binalarda yatay ve dikey elektrik-mekanik tesisat şaftları bulunur. Yönetmelik gereği, bu şaftların da 120 dakika yangına dayanıklı olması ve “baca etkisi” yaratmayacak biçimde yalıtılması zorunludur. Aksi takdirde yangın diğer katlara kolayca yayılabilir. Faciadan kurtulanlar, duman nedeniyle görüşün sıfıra indiğini ve her yerin karanlık içinde kaldığını belirtiyor. Normalde, koridorlarda havalandırma sistemi kurularak dumanın atılması sağlanmalı ve acil aydınlatma devrede olmalıdır. Elektrikler kesilse dahi, merkezi enerjiden bağımsız şekilde en az 120 dakika zeminde belli bir aydınlatma düzeyi

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=