"Sektör Toplantıları" dedektörlerle ilgili düşüncelerinizi almak istiyorum. Serhat UYSAL: İyonizasyon tip dedektörlerle ilgili kısa bir görüşüm var. Türkiye'de yetkili bir kuruluş artık iyonizasyon hücrelerinin toplanmasını, depolanmasını ve mahrecine iadesini güvence altına almadıkça bu tip dedektörleri tavsiye etmeyeceğiz. Bunu 5 yıldır uyguluyoruz. Prof. Dr. Abdurahman KILIÇ: Bir kaç yerele iyonizasyon cleclektörlerinin imha konusu için bana danışıldı. Küçük Çekmece Nükleer Araştırma Enstitüsü Müdürü ile görüştüm; tek bir cleclektörü imha için yüklü bir para istiyorlar. Çok yüksek maliyetli olduğu ıçın o dedektörleri yasal olarak bir devlet kuruluşunda dahi yaptıramadık. Şimdiye kadar bunu ucuza yapabilecek yer bulamadık ve bulamayız da. O dönemde imalatçı firmayı da aradım, yükümlülüğü almadı. Haluk YANIK: Tüm imalatçı firmaların o ürünleri imha etme yükümlülüğü var. Prof. Dr. Abdurahman KILIÇ: Aslında bu sözleşmelere, şartnamelere konulması gereken çok önemli hususlardan birisidir. Şu anda burada temsilcisi bulunan kuruluşlar bunların imalatını sürdürüyor mu acaba? Serhat UYSAL: Hocam bu konuda bir eksiklik bilgi var. Bir adet iyonizasyon hücresi kimseye zarar vermez. Burada, bildiğimiz çöplüklere atılan yüzlerce, binlerce hücreden söz ediyoruz. Satmak zorunda kaldığımız iyonizasyon tip dedektörler ıçın müşterilerimizi uyarıyoruz. Kullanım süresi bitince bu dedektörleri firmamıza iade etmelerini istiyoruz. Zaman içinde firmaların kadroları değişiyor, başka yere taşınıyorlar ve daha başka nedenlerle iadeler hiçbir zaman gerçekleşmiyor. Temsilciliğini yapmakta olduğumuz Apollo firması bu hücrelerin iadesi isteniyor. Onlar da bunu mahrecine yani Japonya'ya geri gönderiyorlar. Bugüne kadar arızalanıp da firmamızca değiştirilen birkaç sensörün dışında önemli bir iade gerçekleştiremedik. İade edemeyince, satma fikrinden ele vazgeçmeye başladık. Rusya, Çernobil gibi bir felaketi yaşadıktan sonra iyonizasyon hücreli declektörlerin ithalini ve kullanımını yasakladı. Bu cleclektörlerin algılama gücünü inkar etmiyoruz ama yan etkilerini ele hiç unutmuyoruz. Cem GÜROY: İyoııizasyon duman dedektörü hala ne yazık ki kullanılması zorunlu bir duman cledektörüclür. Optik duman declektörü hiçbir zaman iyonizasyon duman cledektörünün yerini almadı , alamadı. Algılamadaki gecikmelerden bahsediyoruz. Hatta algılanamasınclan bahsediyoruz. Örneğin Haluk Bey çok doğru söyledi, bir otel odasına ne konulacaktır? Burada bir halı Cem Giiroy Yangın ve Güvenlik m Sayı 50 Mayıs - Haziran 2000 varsa, bir ahşap varsa iyonizasyonlu duman dedektörü kullanmak zorundasınız çünkü optik duman dedektörü ile algılayamazsınız. Prof. Dr. Abdurahman KI LIÇ: "Kullanmak zorundasınız" yerine "kullanmak daha iyi olur" demek belki daha doğru olur. Cem GÜROY: Evet daha doğru olur ama ben yangın alarm sistemlerine, "insan hayatını kurtarma sistemi" olarak bakıyorum. Yani burada insanın zehirlenmeden, dumandan boğulmadan binayı tahliye etmesi gerekiyorsa; yangın alarm sistemini oraya bunun için koyuyorsak, oraya en uygun dedektörü seçmek zorundayız. Orası için eğer iyonizasyonlu duman declektörü uygunsa, onu kullanmak zorundayız. Çünkü o şartlar için geliştirilmiş bu dedektör. Radyoaktif madde içermesi ile ilgili endişelere katılıyorum. Ama şu var: Oturduğumuz odalarda, günlük hayatta çok daha fazlasıyla bir radyasyonun içindeyiz; TV seyrediyoruz, bilgisayarın karşısındayız. O seviye bir radyasyonun insana zararı yoktur. Prof. Dr. Abdurahman KI LIÇ: Zaten endişe duyulan bir hacimde kullandığınız tek bir dedektör değil. Günümüzde, zaman içinde sistemlerin değişmesi gerektikçe, bunların binlercesi ortaya çıkıyor ve bir araya toplanıyor. Buna bir çözüm getirmek lazım. Cem GÜROY: Haklısınız. Biz müşterilere bunu özellikle anlatıyoruz. "Bu radyoaktivite içeren bir cihaz, işi bitince bunu geri getirin" şeklinde uyarı yapıyoruz. Serhat Bey şimdiye kadar hiç geri almadık diyor ama biz biraz aldık bugüne kadar. Alıp kaynağına geri
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=