EM çocuk için, 'Ayşe, deprem oldu ve bizim evimiz yıkıldı. Bir süre onun içinde oturmayacağız. Teyzenlere gideceğiz" gibi bir açıklama yeterli olabilir. Yaşadığınız bu ciddi durumu, olduğundan daha hafif bir şekilde aktarmaya çalışmayın . Ancak varolanı da abartmayın, çocuğu doğrudan ilgilendirecek, hayatını doğrudan etkileyecek konular üzerinde bilgilendirin. • Çocuğun başına gelen felaketi anlamasına yardımcı olun. Çocuklar anlamadıkları şeylerden korkarlar. Çocuğa depremin ne olduğunu, nasıl oluştuğunu, nasıl çok ender olarak ortaya çıkan, ama doğanın ayrılmaz bir parçası olduğunu anlatın. Çocuklar, bu felaketin kendi yaptıkları herhangi bir "kabahat"la ilişkili olmadığını, kendi suçlarının olmadığını mutlaka anlamalı, söz konusu bu felaketin kendilerine verilen bir "ceza" olmadığını çok iyi öğrenmelidir. • Çocuğa ailesinin, aile sisteminin (akrabalar, yakınlar) ya da yakın çevrenin korunması içinde olduğu konusunda güvence verin. Onlara şu tür cümlelerle yaklaşabilirsiniz: "Evet canım deprem tehlikeli bir şey. Başımızdan çok üzücü olaylar geçti. Ama bizler şimdi güvencedeyiz. Bu konu ile ilgili kişiler bize mutlaka yardım edeceklerdir." • Olanaklar ölçüsünde, gündelik alışkanlı klarınızı sürdürmeye çalışın. Kendi olanaklarınız içinde, eğer yapabiliyorsanız, deprem öncesindeki alışkanlıkların ızı sürdürmeyi ya da yeni koşullar altnda gerçekleştirdiğiniz faaliyetlerinizi olabild iğince eskilerine benzetmeye çalışarak yapmaya çalışın (yemek saatleri, çocuğunuzu yatırdığınızda masal anlatmak, öğle yemeği sonrası uykuları vb.) Daha büyük çocukların, kendi oyun türleri, oyun zamanları, mümkün olduğunca değiştirilmeden sürdürülmeye çalışılmalıdır. Deprem gibi bir kriz, yaşanılan yeri değiştirme durumunda kalmaya ve alışılm ış gündelik faaliyetlerde kesintilere yol açtığı ndan, kendi başına ciddi stres yaratabilir. Bu tür sarsıcı zamanlarda az da olsa bazı alışkanlıkları sürdürmeye çal ışmanın, çocuklara belirli bir düzeyde kontrol duygusu yaşatabilmede katkısı olacaktır. • Bu olaydan sonra, kendinizin de neler hissettiğinizi çocuklarınızla paylaşın; başınıza gelenlere nasıl olumlu bir şekilde yaklaşmaya çalıştığınızı anlatın. Örneğin "Evden ayrılmak zorunda kaldığımız için ben de çok üzgünüm, ağlamamın nedeni bu. Gel bana bir sarıl. Çok iyi gelecek." Çocuklarında arada sırada bir şeyler yapmasına izin vermenin ve onun kendisini aile sisteminin bir parçası olarak hissetmesinin, "bir arada olma" duygusunu yaşaması açısından büyük yararı vardır. • Çocuklarınızın duygularını ve yaşadığı sıkıntıyı anladığınızı ve hepsini kabul ettiğinizi belirten sözcükler kullanın. • 'Ahmetçiğim ağlamanın hiç bir sakıncası yok. Kendini rahat bırak. Halanlarda rahat edeceğiz." Çocuğunuza, "sakin ol, korkma, üzülme" gibi sözlerle neler hissetmesi gerektiğin i söylemeyin. Sadece hissettiklerini dinlemeye hazır olduğunuzu, yaşadığı duyguların hepsinin çok normal olduğunu söyleyin. • Çocuğunuzun yaşına uygun olarak, gündelik yaşantınız içinde yapıcı bir şeyler yapabilmesini sağlayacak işler verin. Çocuğunuzu, ailenin yaşadığı felaketten sonraki "yaraları sarma" faaliyetleri içine sokarsanız, onun kontrol duygusu yaşamasını ve katkıda bulunabildiğini düşünmesini sağlarsınız. Eğer yapabiliyorsa, sofrayı hazırlamasına, ekmekleri yerleştirmesine, su taşımasına vb. işlere yardımcı olmasına izin verin. Onları güvenli bir şekilde meşgul etmeye çalışın. Aileye bu şekilde yardım edişinden duyduğunuz memnuniyeti belirtin. Bununla beraber, bu sorumlu lukların onu, ihtiyacı olan "arkadaş oyunları"ndan çok fazla uzak tutması na da engel olun. • Cesaret, sabır, kararlılık, yardımlaşma, problemleri çözmeye çalışma ve başa çıkma konusunda çabalama gibi davranışlarınızla, çocuklarınıza örnek olmaya çalışın. • Çocuklarınızın dikkatini, benzer felaketi yaşamış diğer ailelere ve onlara yardımcı olmaya çalışın. "Ellerinden geleni yapıyorlar. Ayşeciğim . Bak dün bütün gece karşı evdekileri kurtarmaya çalıştılar. Komşularımız da aynı şekilde uğraşıyorlar. Bu işi anlatmak için hep birlikte çalışmalıyız" şeklinde bir şeyler söyleyebilirsiniz. • Yaşarıklarınızla başa çıkmak için neler yaptığınızı ona söyleyin. "Kendimi kötü hissetttiğimde birlikte yaşadığımız güzel günleri hatırlıyorum. Benim işime yarıyor. Bir denemek ister misin? Belki senin de işine yarayabilir." • Kendiniz rahatlatmak ve sakinleştirmek için kendinize zaman ayırın. Kriz ortamından uzaklaşmak için kendinize çok kısa bir ara verin. Örneğin bir kaç dakika yürüyün. Zihninizi sakinleştirmeye çamlışın. Eğer siz sağlam olursanız ailenize daha çok yardım edebilirsiniz. ÇOCUKLARIN ÖLÜM GERÇEĞİ İLE BAŞA ÇIKMALARINA NASIL YARDIM EDEBİLİRİZ? Çocukların sevdikleri birinin ölümü karşısında gösterdikleri tepkiler şunlardır: • Kardeşi ya da anne- babasından biri ölen bir çocuk, büyük bir şok yaşamaktadır. Aile üyeleri ya da akrabalar, olayın şokunu üzerinden atamadıkları için çocuğu ihtiyacı olan duygusal desteği veremeyebilir. Bu da durumu daha karmaşık duruma getirmiş olur. • Çocuk kendisine kimin bakacağını bilemediğinden endişe, diğer sevdiklerini kaybedeceğini düşündüğü için de korku duyguları içine girir. Bu yüzden kendisine yakın olan diğer insanların "eteğine yapışır" ve sıklıkla kendisini sevip sevmediklerini ya da ne kadar sevdiklerini sorar. ----------------Yangın ve Güvenlik IIIJ Sayı 54 Ocak - Şubat 2001 ----------------
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=