Yangın ve Güvenlik Dergisi 61. Sayı (Mart 2002)

Technical Information GÜVENLİK OTOMASYONU Security Automation Levent Yıldırım SIEMENSCERBERUS Elektronik güvenlik sistemleri, güvenlik kavramının hayati değer kazandığı günümüzde önemi her geçen gün artan koruma faktörlerinden birini oluşturmaktadır. Hava, su ve topraktan gelen tehlikelerin yanısıra ne yazıktır ki vandalizm, kundakçılık, şantaj, hırsızlık, şiddet, terörve savaş gibi insan yapımı tehlikeler de gittikçe artan bir şiddet ile devam etmektedir. Daha da kötüsü doğanın hangi koşullarda ne yapacağını bilimsel yöntemlerle tesbit edebilmek çoğu zaman mümkün olabilmekte ancak bu tesbit insan yapımı tehlikeler için genellikle mümkün olamamaktadır. Bu tehlikelerden korunabilmenin çaresi ise, elektronik güvenliği de kapsayan, riske uygun bir güvenlik konseptinin yerleştirilmesi ile mümkün olabilecektir. Peynirdeki deliklere kabul, fakat kapaktaki/ere değil. . . Güvenlik konsepti ile elde edilmek istenen, hayata ve sağlığa karşı olan tehlikeyi, malzeme ve ekipmana gelecek hasarı ve ekolojik tehditi önlemektir. Bu konsept oluşturulurken gözardı edilmemesi gereken en önemli unsurlardan bazıları yapısal (çitler, duvarlar, kapılar vb.) ve kurumsal (kurallar, tehlike/afet planları, güvenlik personeli vb) tedbirlerin alınmasıdır. Kurumsal uygulamalarda ve hatta çoğu zaman bireysel uygulamalarda dahi elektronik güvenlik hiç birzaman tek başına bütün riski üstlenecek ve korumayı tek başına sağlayacak faktör olarak değerlendirilmemelidir. İyi bir güvenlik sistemi ancak, detaylı risk değerlendirmelerinin sonucunda, elektronik, yapısal ve kurumsal önlemlerin birbirini desteklediği bir bütün olarak ortaya çıkacaktır. Yapılacak risk değerlendirmelerinden sonra uygulabilecek elektronik güvenlik sistemleri ; • Çevre güvenlik sistemi • Kartlı giriş kontrol sistemi • Kapalı devre televizyon sistemi • Geçiş turnikeleri • Araç giriş bariyerleri • Hırsız ihbar sistemi • Metal algılayan kapılar ve X-Ray cihazları gibi farklı risklere uygun önlemlerin, farklı seviyelerde ve kademe kademe alınmasını sağlayacaklardır. Bu sistemlerin çoğu, birbiri ile bağlantılı ya da karşılıklı bilgi alış verişini sağlayıp herhangi bir alarm durumunda alarmın gerçekliğini ya da oluşumunu kesin bir şekilde izleyebilmemizi sağlayabilecek yapıdadır. Yangın ve Güvenlik m Sayı 61 Mart 2002 Çevre Güvenlik ve Kapalı Devre Televizyon Sistemleri: Bu sistemler değişik algılama prensibi ile çalışan, farklı yapılarda ve korunan binanın ya da tesisin en dış sınırında kullanılan sistemlerdir. Çevre güvenlik sistemleri dış ortamda kurulu sistemler olduklarından sıcaklık değişiklikleri, yağmur, kar, sismik etkiler, rüzgar ve hayvanlar gibi çevre koşullarının içerdiği bazı faktörlerden etkilenerek yanlış alarm vermeleri mümkündür. Bunu engellemek ancak iyi bir saha incelemesinden sonra o projeye uygun sistemin seçilmesi ve bu sistemin çalışma parametrelerinin o çevreye uygun optimal değerlere ayarlanması ile mümkün olabilecektir. Algılama Metodları Fiber optik ya da koaksiyel gömülü kablolar, mikrodalga algılayıcılar, infrared bariyer sistemleri, veya tel çitler üzerinde kullanılan piezo elektronik ya da fiber optik sensörler şeklinde olabilir. Gömülü fiber optik kablolar, kablonun gömülü olduğu hat üzerinde oluşan bir titreşim ya da basınç değişikliğini algılayarak çalışırlar. Koaksiyel kablolarda ise algılama, gömülü kablonun oluşturduğu elektromanyetik alanın içine girilmesi durumunda gerçekleşir. Saldırgan tarafından yerinin tesbit edilmesi neredeyse mümkün olmayan ve çevresel koşullardan en az etkilenen gömülü kablo sistemleri çevre korumada kullanılan en etkin çözümlerden biridir. Tel çitler ya da diğer engeller üzerinde kullanılan sistemler hem fiziksel bir bariyer

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=