Yangın ve Güvenlik Dergisi 73. Sayı (Eylül 2003)

~ iltsMililil@ititi ıı:..: Sectoral Activity 3M'nin düzenlediği Kişisel Korunma ve Güvenlik konulu seminerde Prof.Dr. Ahmet Mete lşıkara, yapısal olmayan tehlikeleri ve güvenlik filmlerinin sağladığı yararları anlattı. 3M'den Bilinçlendirme Semineri Semi nar On (onsciousness From 3M örneklerin başında da cam geliyor. Camların güvenli bir şeklide kullanımı açısından gerekli önlemlerin alınması ve teknolojik gelişmelerden "Eğitim Kurumlarında Kişisel Korunma ve Güvenlik bilincine 3M Desteği" faydalanılması çok önemli bir konudur. özellikle ■ 3M Türkiye, 26 Ağustos'ta Mövenpick Otel'de Kişise l Korunma ve Güvenlik konulu bir seminer düzenledi. Saat 14:00'de başlayan seminere konuşmacı olarak katılan Prof. Dr. Ahmet Mete lşıkara, eğitim kurumları yöneticilerine, yapısal olmayan tehlikelerin azaltılma sı konusunda bilgiler verdi. Seminerde 3M Türkiye temsilcileri de yeni ürünleri hakkında bilgiler vererek güvenliği artırıcı tedbirlerin önemi üzerinde durdular. Seminerde ayrıca, Prof.Dr. Ahmet Mete lşıkara 'ya , güvenlik filmlerinin deprem anında sağladığı faydaların topluma a nlatılması konusunda gösterdiğ i gayretler için, 3M tarafından teşekkür plaketi verildi. Ülkemizdeki eğitim kurumlarında deprem, yangın ve kaza durumlarında kayıpları önlemek için yapılan uygulama ve belirlenen standartların geliştirilmesine katkıda bulunmak amacı ile düzenlenen seminerde yaptığı konuşmada, Prof. Dr. Ahmet Mete lşıkara, yapısal olmayan tehlikeler hakkında bilgiler vererek, depremlerde güvenliği tehdit eden etkenlerin üzerinde durdu. Deprem öncesi korunma kavramı bilincini geliştirme konusunda herkese görev düştüğünü belirterek sözlerine başlayan lşıkara, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Korunma kavramı risk bilincinin gelişti ri lmesi ve risk azaltma çalışmalarından oluşur. Güvenliğinizi artırmak için küçük küçük adımlar atmaya başlayınca depremden duyduğunuz korku ve çaresizlik yerini bilgi, deneyim ve güvene bırakacaktır. Bunun sonuncunda da yıllard ır üstünde durduğum depremle birlikte yaşama kültürü daha etkin hale gelecektir." Topluma anlatmalıyız Yapısal olmayan tehlikelerin insan hayatını tehdit eden bir unsur olduğuna dikkat çeken lşıkara, yapısal olmayan tehlikeleri; binanın taşıyıcı sistemine ait olmayan, kolonlar, kirişler, duvarlar d ışındaki her şey olarak tanımladı. Camların, havalandırmanın, ısıtma sistemlerinin aydınlatmanın önemine de değinen lşıkara, sözlerine şöyle devam etti: "Eğer bu konularda önlemler alı nmazsa hastanelerimiz, okullarımız, iş yerlerimiz uzun bir süre işlev görmez hale gelebilir. Sadece yapı değil, yapı içerisindeki her türlü obje ve cam çok önemli. Dolayısıyla yapısal olmayan tehlikelerin azaltılmasında izlenecek yolu alınacak önlemleri toplumla paylaşmam ız gerekiyor. Osmaniye'de 25 haziran 2001 tarihinde meydana gelen 5.5 büyüklüğündeki depremde, 27 Ocak 2003 tarihinde meydana gelen Pülümür depreminde, 27 Ocak 2003 tarihinde meydana gelen Bingöl depreminde yapısal olmayan tehlikelerin boyutlarını yakından gördük. Türkiye deprem ülkesi olduğu için, olası bir deprem öncesi gerekli çalışmaları yaparak güvenliğimize kastedici tehditleri asgariye indirmeliyiz". 3N Düşündürücü tablo Konuşmasında, ölümlere ve yaralanmalara neden olan faktörlerle ilgili istatistik bilgilere de yer veren Ahmet Mete lşıkara, yeterli önlem alınmad ığı takdirde bu tablonun sürebileceğini söyledi. lşıkara'n ın bu konudaki açıklamaları şöyle: "Hafif yaralanmaların %68'i, orta dereceli yaralanmaların %43'ü, ağır yaralanmaların da %9'u yapısal olmayan hasarlardan kaynaklanıyor. Ölümlerin %3'ü de yapısal olmayan hasarlardan kaynaklı ki ülkemizdeki depremlerde yaklaşık 20 bin vatandaşımızı kaybettiğimizi düşünürsek bu çok önemli bir orandı r. Yapısal olmayan hasarlar bu sayıların artmasında çok önemli bir etken konumundadır. Kırılabilen, düşebilen , parçalanabilen objeler yapısal olmayan hasarlara örnek gösterilebilir. Bu Yangın ve Güvenlik m Sayı 73Eylül 2003 okullarımızda, hastanelerimizde ve büyük gökdelenlerde güvenli cam kültürünü mutlaka yerleştirmemiz gerekiyor". Teşekkürlerim 3M'ye Kon uşmasın ı n sonunda güvenli cam ürünleri üzerinde duran lşıkara, sözlerini şöyle bitirdi: "Alışveriş merkezleri, hava alanları , hastaneler, tiyatrolar, okullar, büyük holdingler, ibadet mekanları gibi kalabalık alanlarındaki cam ve camlı malzemelerin, insanların zarar görmeyeceği bir şekilde tasarlanması gerekmektedir. Alınabilecek en önemli önlem güvenli cam ürünlerinin kullanılmasıd ır. 3M'ye bu açıdan çok teşekkür ediyorum. Çünkü temel afet bilinci eğitimine kendini adayan bir insan olarak, camların insanlara verebileceği zararları çok iyi biliyorum. Dolayısıyla bu güvenli cam ürünleri kavramının mutlaka bizim korunma kültürümüze girmesi ve yerleşmesi gerekiyor. California' da güvenli cam kullanmayan hiç bir okulu eğitime açmazlar, güvenli cam kullanmayan hiçbir hastaneye işlev ruhsatı vermezler. Türkiye'de de bir an önce bu uygulama başlatılmal ıd ı r çünkü korunmayan camların bizlere ne kadar çok zarar verebileceği somut bir gerçektir." Seminerde ayrıca 3M Türkiye Proje Yöneticisi Ebru Uğurkan ve Alirıza Şenyıldız güvenlik konusunda yapılacak çalışmaların önemini vurgulayarak yeni ürünler hakkında bilgiler verdiler. Ebru Uğurkan, çoklu katman teknolojisi ile üretilen, deprem, yangın, terör, silahlı saldırı ve bombanın neden olacağı yıkımlarda kırılan cam parçalarının dağılmasını engelleyerek yaşanılan ve çal ışılan mekanlarda insanların ve eşyaların korunmasını sağlayan güvenlik filmleri konusunda bilgiler verdi. Seminerde ayrıca, 3M tarafından teknolojisi geliştirilen kaymayı önleyici bantlar ve paspas sistemlerinin kullanım alanları ve faydaları üzerinde duruldu. e

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=