112 !UYGULAMA Talı/iye uyarı cilıazlarını ve gerekli kabloları sergileme alaıııııııı orıas111da11 geçirerek kurmak lıiç de pratik olmayacaktı. Bu yiizden biııadaki akıllı sesli uyarı sistemi bir görevi dalıa iistleııecek şekilde değiştirildi. Ziyaretçilerin havada asılı duran uçakları en iyi şekilde izleyebilmesi için ana avlu/ hangar mekanın yan taraflarında rampa benzeri yollar yapılmış. Yürüyüş yoluna Amerikan Engelliler Yasası şartlarına uygun olacak şekilde hafif bir eğim verilmiş. Yine de hangarın devasa boyutuyla birleşen bu yasaya uyumlu rampa, binaya uygun yasaların izin verdiği azami tahliye yürüme mesafeleriyle tamamen çelişmiş. Yürüyüş yolunun en uç noktasından en yakındaki çıkışa 198 m'den fazla mesafe için güvenli bir çıkış yöntemi elde edilebilmeli, ancak aynı zamanda da HOK'un genel mimari tasarımını veya yürüyüş yollarının işlevini bozmayacak bir çözüm bulunmalıydı. Zaman içinde yapılan uygulamalarla belirlenen yapı şartname ve yasaları bu kadar devasa hangar _benzeri bir yapıdaki işgaliye yükünü layıkıyla tanımlamıyordu. Bu nedenle çalışma ekibi performansa dayalı bir yaklaşım benimsemeye karar verdi. Yapılan planın ilk adımı olarak Ulusal Standartlar ve Teknoloji Enstitüsü'nün Dinamik Yangın Simülatörü (FDS) yangın modelleme gereci ile birkaç alıştırma yapıldı. FOS modeli seçilirken müzedeki en büyük sorunu hedef alan bir yangın senaryosu yaratı l maya çalışıldı ve insanlar uzaktaki çıkış noktalarına giderken yangının nasıl kontrol altına alınabileceği araştırıldı. Ayrıca FDS modeli örnek yangın sırasında çatıdaki YANGIN ve GÜVENLİK SAYI 85 sıcak lığı ölçtü ve bu sayede hafif ve korunmayan hangar çatılarının yangına nasıl tepki vereceği incelendi. Örnek yangının da mantıklı boyutlarda ancak müzenin karşılaşabileceği tehlikeleri de yansıtacak çapta olması gerekiyordu. Bu nedenle modelde doğru bilgilerin uygulamaya alınması çok önemliydi. Neyse ki, Smithsonian sergilenen uçaklarla ilgili yükü zaten saptamıştı ve böy1 Yolcııların dikkatine 1 İlgili bina yönetmelikleri gerektirmese de, ıııü=ede laıl/anı/mak üzere sesli bir genel tahliye sistemi seçildi. Bu alternatifelbetle siren veya çanlı tipteki genel talı/iye sistem sinyallerine göre olumlu bir yöne sahip ve farklı bölgelerde seçilen iletilerin verilmesiııi sağlayabiliyoı: Ancak yönetmelik maddelerine göre sesli alarm sistemi sadece bir alarm iletisi değil (geııellikle bu ileti mekandaki ses düzeyinden 15 dBA yukarıda olur), ayrıca net ve anlaşılabilir bir iletiyi her yere duyurabilecek şekilde yaym yapabilme/iydi. İnsanların tesisten da/ıa kolay çıkmasına yardımcı olabilmek için biitiiıı tesise biiyiik plazma ekranlı televizyonlar yerleştirildi. lece oluşabilecek tehlike bu malzemelerle sınırlıydı. Yaşanabilecek en kötü durumun modellendiği diğer senaryolar da uygulamaya alındı. Örneğin ısı oluşumunu ve yanık düzeyini en yüksek düzeye ç ı kartmak için sprinkler sistemin arızalandığı varsayı ldı. Elde edilen veriler tahliye modellerinden elde edilen sonuçlarla karşılaştırılarak doğrulukları onaylandı. Sonuçta, FOS modeli açıkça gösterdi ki, en kötü durumun bile can güvenliği üzerinde önemli bir etkisi olmayacaktı. Ana hangardaki açık alan herhangi bir yanma sonucunda oluşan duman ve ısının birikeceği bir havuz görevi üstlenecekti. Ayrıca yapılan simülasyonlarda model yangındaki yakıtın tamamen tüketi leceği ve böyle bir mekanda çıkacak yangının üreteceği zararlı üst duman tabakasının can güvenliği için tehlike taşımadığı anlaşıldı. Tesis için ilk başta seçilen hoparlörler en açık ayarda bile hoparlörden 3.05 111 uzakta 90 dBA düzeyinde ses çıkarabiliyordu. Yaklaşık lıesapla, eğer hoparlörle işiten kişi arasındaki mesafe ikiye katlanırsa, işitsel uyarı cihazmııı çıkış gücü 6 dBA azalıı: 6. I O m'de çıkış gücü 84 dBA'ya diişeı: Bunun yerine binadaki akıllı sesli uyarı sistemi elden geçirildi. Zira zaten yangın alarm sistemi içiıı gerekli pek çok özelik zaten sisle!Jıin içinde bulunuyordu. Hoparlör sistemindeki ses ayarlarmı uygun bir şekilde yapabilmek için sergileme alanlarına ses algılayıcıları yerleştirildi.
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=