Ä°stanbul Teknik Üniversitesi Makine Fakültesi'nde öÄŸretim üyesi olarak uzun süre görev yapan Prof. Dr. Abdurrahman Kılıç; yangın güvenliÄŸi konusunda yapılan çalışmalara öncülük etmiÅŸ, Türkiye'de ilk Yangın YönetmeliÄŸi'nin çıkarılması konusundaki çalışmalarının yanı sıra itfaiye teÅŸkilatının geliÅŸmesine önemli katkılarda bulunmuÅŸtur. Kılıç, 2018 yılında Ä°stanbul Teknik Üniversitesi’nden emekli oldu. Birçok ulusal ve uluslararası kuruluÅŸa üye olan Kılıç, Japonya'da itfaiye söndürme ve kurtarma eÄŸitimi görmüÅŸ, Almanya, Ä°ngiltere gibi ülkelerde yangın önlemleri konusunda eÄŸitimlerde bulunmuÅŸtur.

Türk Tesisat Mühendisleri DerneÄŸi Üyesi olan Abdurrahman Kılıç, 3 Dönem TTMD Yönetim Kurulu BaÅŸkan Yardımcılığı, 2 Dönem TTMD Yönetim Kurulu ÜyeliÄŸi ve 5 Dönem Uluslararası Yapıda Tesisat Teknolojisi Sempozyumu Yürütme Kurulu BaÅŸkanlığı görevlerini üstlenmiÅŸtir. Türkiye Yangından Korunma ve EÄŸitim Vakfı'nın Kurucusu ve Onursal BaÅŸkanı olan Kılıç'ın, TTMD tarafından yayımlanmış 3, Teknik Yayıncılık tarafından yayımlanmış 1 adet kitabının yanı sıra yangın güvenliÄŸi konusunda çok sayıda yayını bulunmaktadır. Prof. Dr. Abdurrahman Kılıç aynı zamanda Yangın ve Güvenlik dergisinin isim babası, Yayın Danışma Kurulu BaÅŸkanı ve “Anılardan” köÅŸesinin yazarıydı. GeçtiÄŸimiz ay aramızdan ayrılan Prof. Dr. Abdurrahman Kılıç’ın anısına Yalıtım Dergimizde yayınlanan portre röportajı siz deÄŸerli okurlarımızla paylaşıyoruz.

“Malatya’nın DoÄŸanÅŸehir ilçesinin Beyre Köyü’nde doÄŸmuÅŸum... Kafkas kökenli KöralioÄŸulları’ndan olan büyük dedem, Osmanlı-Rus Savaşı sırasında Malatya’ya göç etmiÅŸ. Dedem ise hocaymış ve molla olarak anılırmış. Uzun yıllar köyün muhtarlığını yapan babam da aydın sayılabilecek bir çiftçiydi. Tek amacı çocuklarının iyi eÄŸitim almasıydı. Kısmen öyle de oldu. On kardeÅŸim var. Bu rakam ÅŸimdilerde insanın kulağına inanılmaz geliyor fakat o dönemlerde normaldi; Anadolu’da çocuk, ‘güvence’ anlamına geliyordu...”

“Nüfus cüzdanımda 1951 yazmasına raÄŸmen aslında 1952 doÄŸumluyum. Bunun nedeniyse babamın, daha doÄŸrusu Anadolu insanının, yüzyıllardır edindiÄŸi bir tecrübeye dayanır; iki
kardeÅŸin aynı anda askere gitmesini kendi imkânlarınca engellemek ve evi bir anda erkeksiz bırakmamak... Ä°ki erkek çocuÄŸun 4 yıl boyunca askerde olmasını hiçbir Anadolu insanı istemez...” 

Yazının devamı için tıklayın