TAYYAR BOZKURT

ISPFIRE Genel Koordinatör

Ä°stanbul dünyanın en güzel kenti, metropolü... Bu güzel kent, tarih boyuncu 12 defa kuÅŸatılmış, yaÄŸmalanmış, harap olmuÅŸ, fakat yangınlardan gördüÄŸü zarar kadar, zarar görmemiÅŸtir. Balat’ta baÅŸlayan yangınlar, Yedikule’de bitmiÅŸ, her yangından sonra Ä°stanbul’un imar ve planı deÄŸiÅŸmiÅŸ. Osmanlı dönemindeki bir kapalı çarşı yangınında, Yavuz Sultan Selim’in, Mısır’dan getirdiÄŸi hazine deÄŸerinde zarar ve hasara sebep olmuÅŸtur.

1579 yılında padiÅŸah 3. Murat zamanında yayınlanan bir fermanla, bir kısım yangın güvenlik önlemleri alınmaya baÅŸlanmış, kazma, balta, kürek, kanca, su fıçıları, çatıya kadar uzanan merdivenler bulundurulması halktan talep edilmiÅŸ. Yangın çıkması muhtemel olan yerler denetlenecek, denilmiÅŸ fermanda. Aradan tam dört asır geçmiÅŸ, bizde yangından korunma hususunda fazla bir ilerleme olmamış. 1579 yılında çıkarılın bu ferman, halen günümüze kadar geçerliliÄŸini koruyor. Bir askeri birlik olsun, okul veya fabrika, yangın güvenliÄŸi konusunda 6 tane kırmızı kova, sapları kırmızı boyanmış kazma, balta, kürek ve kancalar aksesuar olsun diye bulunduruluyor. Hâlbuki Avrupa olsun, Amerika olsun, yangından korunma hususunda teknolojinin getirmiÅŸ olduÄŸu en son nimetler tam bir asırdan günümüze kadar kullanılıyor ve geliÅŸtirilmeye de devam ediyor.

Her ülkenin kendine ait bir standardı vardır, mesela Amerikan NFPA, Alman DIN standardı gibi. Binaların yangından korunması hakkında dünyada standardı olmayan ender ülkelerden biriyiz. Ülkemizde bu konuda günümüze kadar 20’ye yakın kanun, tüzük ve yönetmelik yayınlanmış. Bazı durumlarda günün ÅŸartlarına göre revize ve deÄŸiÅŸiklikler yapılıyor. NFPA’dan yapılan bu çeviriler ülkemiz ÅŸartlarına uygulanması zor oluyor. Günümüz yapı teknolojisi çok deÄŸiÅŸti, yatay binalar yerini gökdelen dediÄŸimiz binalara bıraktı, bu durum da bazı sorunları beraberinde getirdi, yangın ve tahliye gibi.

Yazının devamı için tıklayın