1986 yılında metal işleme sektöründe faaliyete geçen İnka firmasının kurucusu ve Genel Müdürü Haluk Arıcan dergimizin sorularını yanıtladı. Firma olarak ürünlerinin %75’ini Avrupa pazarlarına ihraç ettiklerini ve yangın ürünleri ihracatında da yeni ülke pazarlarına girmeyi hedeflediklerini belirten Arıcan, yatırım planlarını, sunmuş oldukları hizmetleri ve sektörde görmüş oldukları sorunları bizimle paylaştı.

ÖNCELİKLE KENDİNİZDEN VE FİRMANIZDAN BAHSEDEBİLİR MİSİNİZ?

İstanbul Teknik Üniversitesi’nden, Makine Mühendisi olarak mezun olduktan sonra 1986 yılına kadar profesyonel olarak iş hayatında çalışmanın ardından İnka’yı kurdum. İnka, 1986 yılında metal işleme sektöründe diğer firmalardan farklı bir vizyonla kuruldu. Kısa sürede yapı sektörünün gereksinimi olan bağlantı elemanları üretimine başladı. 1995 yılında ise Avrupa’ya ihracata başladıktan sonra ISO 9001 belgesini alan İnka, daha sonra FM, UL, MPA, ISO 14001, OHSAS 18001, GOST ve TSEK belgelerini alarak sektörün önemli bir oyuncusu haline geldi. 2004 yılında tüm altyapısını ERP sistemi ile güçlendirerek süreçleri ortak veri tabanında sürdürebilir ve izlenebilir hale getirdi. Böylece pazardaki rekabetçi gücünü arttırdı. Bugün ürünlerimizin %75’ini Avrupa pazarlarına ihraç ediyoruz. Türkiye’de Metal İşleme Sektörü’nde %35’lik kadın istihdam oranı ile bir ilki başardık. Ayrıca çevreci olan ve sosyal sorumluluk projelerine önem veren, bu konularda da farkındalık yaratmaya çalışan bir firmayız.

FİRMA OLARAK YANGIN SEKTÖRÜNE SUNMUŞ OLDUĞUNUZ ÜRÜN VE HİZMETLER HAKKINDA BİLGİ ALABİLİR MİYİZ?

Yangın sektöründeki büyüme hedefimizin sonucu olarak, yangın sistemlerinde standartlara uygun bir şekilde üretilen yağmurlama boru kelepçeleri ve klevis askı sistemleri elemanlarının yanında tek Türk markası olarak Kaplin grubunun da üretimini yapıyoruz.

TÜRKİYE DIŞINDA HANGİ ÜLKELERDE TİCARİ FAALİYETLERİNİZ BULUNUYOR? YÖNELMEYİ DÜŞÜNDÜĞÜNÜZ YENİ PAZAR HEDEFLERİNİZ MEVCUT MU?

Ürettiğimiz diğer ürünleri dünya genelinde Orta Doğu, Rusya, Türki Cumhuriyetler, Balkanlar ve Kuzey Afrika gibi bölgelere ihraç ederken yangın sistemleri elemanlarını Türkiye dışında ağırlıklı olarak Orta Doğu’ya ihraç ediyoruz. Önümüzdeki dönemde yangın elemanları grubu hedef pazarı olarak Afrika’ya açılmak istiyoruz.

FİRMA OLARAK GELECEK HEDEFLERİNİZ VE YATIRIM PLANLARINIZA YÖNELİK BİLGİ ALABİLİR MİYİZ?

Yangın sistemleri konusunda iç piyasada büyümek istiyoruz. Piyasadaki eksikliği giderecek şekilde bu işin tekniğini kavrayan firmalarla iş birliği yaparak ilerlemek ve Türkiye piyasasını genişletmek istiyoruz. Bunun dışında elbette elimizdeki ürünleri geliştirmekle ilgili çalışmalarımız mevcut. Yağmurlama sisteminde kullanılan yağmurlamakelepçelerinin daha kolay ve pratik bir şekilde kullanılabilen ve Türkiye’de mevcut olmayan yeni tiplerini üretmek üzerinde çalışıyoruz.

SEKTÖRÜNÜZDE GÖRMÜŞ OLDUĞUNUZ SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİNİZ NELERDİR?

Yangın elemanları üretiminde kullanılan malzeme ithalatında anti damping yasasının uygulanıyor olması bu sektörü kötü etkiliyor. Türkiye’de üretilmeyen ve yangın elemanlarının üretiminde kullanılan, anti damping vergisiyle fiyatı oldukça artmış olan malzemeler, sektörde ürettiğimiz malzemeleri daha pahalı bir hale getiriyor. Hem üretim maliyeti arttıkça kar marjları düşüyor ve üretim konusunda sektörün motivasyonunu etkiliyor, hem de Avrupalı ithalatçıları haksız bir şekilde fiyat konusunda öne geçirmiş oluyor. Bu da maalesef bu sektörün gelişmesini engelliyor.

SON OLARAK EKLEMEK İSTEDİKLERİNİZ?

Yangın sektörü büyümeye oldukça açık bir sektör. Ancak hem kullanıcı hem de uygulayıcı açısından bir boşluk var bunu da eğitime biraz daha fazla önem vererek gidermek gerekiyor.